Tüm dünyada her yaştan bireyi etkilemesine rağmen gerektiği gibi tanınmamaktadır.Sitomegalovirüs (CMV) Özellikle hamilelik döneminde karşılaşıldığında bebeği de etkileyebilir. Bu durumda Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. E. Manolya Kara, “Doğuştan CMV enfeksiyonu olan çocuklarda işitme kaybı, gelişimsel ve motor fonksiyonlarda gecikme, görme kaybı, epileptik nöbetler gibi uzun süreli sağlık sorunları gelişebilir” dedi.
Dünya çapında değerli bir sağlık sorunu olarak kabul edilen konjenital CMV enfeksiyonu, gelişmiş ülkelerde yüzde 0,6 civarında görülmektedir. Yeditepe Üniversitesi Kozyatağı Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. E. Manolya Kara, özellikle gebelik döneminde bu virüse yakalanan bebeklerde, doğumdan sonraki erken dönemden itibaren önemli sorunların ortaya çıkabileceğine dikkat çekti.
BU ENFEKSİYON HER YAŞTAN BİREYİ ETKİLİYOR
CMV’nin her yaştan bireyi etkileyebilen yaygın bir virüs olduğunu ancak sağlıklı bir kişinin bağışıklık sisteminin genellikle virüsün hastalığa neden olmasını engellediğini anlatan Doç. Dr. Kara, sözlerini şöyle sürdürdü:
Erişkin dönemdeki nüfusun yarısından fazlası bu virüse yakalanmıştır. CMV bir kişinin vücuduna girdikten sonra ömür boyu orada kalır ve özellikle kanser, kemoterapi veya organ nakli gibi bağışıklık durumunun baskılandığı durumlarda yeniden etkinleştirilebilir. Bir kişiye yine de farklı bir virüs türü bulaşabilir. CMV enfeksiyonu olan birden fazla kişide ya hiçbir semptom görülmez ya da hafif viral enfeksiyon belirtileri olduğu için enfekte olduklarından habersizdir. Dolayısıyla etrafa bulaştırabilirler.”
“DOĞUMSAL CMV ÖNEMLİ BİR SAĞLIK SORUNU”
Verilere göre yaklaşık her 200 bebekten 1’i doğuştan CMV ile dünyaya geliyor, Doç. Dr. Kara, bebeklerde görülebilecek belirtiler hakkında şu bilgileri verdi:
“Doğuştan CMV enfeksiyonu olan bebeklerde doğum sonrası erken dönemde deri döküntüsü, sarılık, küçük baş çevresi (mikrosefali), düşük doğum ağırlığı, karaciğer ve/veya dalak büyüklüğü, görme sorunları, nöbetler (konvülsiyonlar) gibi belirtiler saptanabilir.
İŞİTME KAYBI İLK BELİRTİ OLABİLİR
Bebeklerin bir kısmının doğum anında tamamen normal olduğunu, tarama testi ile tespit edilen işitme kaybının hastalığın ilk belirtisi olabileceğini belirten Doç. Dr. Doğumda klinik bulgusu olan bebeklerin yaklaşık yarısında, asemptomatik (semptomsuz) bebeklerin dörtte birinde uzun süreli işitme kaybı oluşabilmektedir. Yenidoğan bebeklerde işitme testi yapılması ve şüpheli bebeklerin periyodik olarak kontrol edilmesi işitme kaybının erken teşhisi ve tedavisi için çok önemlidir.
HAMİLELİK SIRASINDA ENFEKSİYON OLURSA NE YAPMALISINIZ?
CMV enfeksiyonu olan birçok kişide klinik bulgu olmadığına dikkat çeken Doç. Dr. Kara, hamilelik sırasında virüse yakalanan (sıklıkla ilk kez karşılaşan) kadınların bu virüsü bebeğine bulaştırabileceğini söyledi. Doç. Kara, konu hakkında şu bilgileri verdi: “Hamilelik öncesi serolojik testler kişinin bu virüsle karşılaşıp karşılaşmadığını gösterebiliyor. Ancak daha önce virüse maruz kalmış kişilerde yeniden enfeksiyon bulaşma riski olduğu ve bebekte konjenital CMV bulaşma ihtimali olduğu unutulmamalıdır. Hamilelik sırasında CMV enfeksiyonu için rutin tarama yapılması önerilmez. Bunun nedeni, laboratuvar testlerinin hangi bebeklere CMV bulaşacağını veya uzun vadeli sağlık sorunları yaşayıp yaşamayacaklarını tahmin edememesidir. Gebenin ultrason kontrollerinde fetal bulgulardan şüphelenildiğinde tanısal testler istenmelidir. Ancak doğuştan CMV enfeksiyonu olan bir bebeğin antenatal kontrollerinin de tamamen normal olabileceği akılda tutulmalıdır.”
ENFEKSİYON YAYILMASINDA KÜÇÜK ÇOCUKLARA DİKKAT!
Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. E. Manolya Kara bu nedenle küçük çocukların toplum genelinde yaygın bir CMV kaynağı olduğunu belirtti. Özellikle küçük çocuklara yakın olan kişilerin CMV enfeksiyonu açısından daha fazla risk altında olduğunu belirten Doç. Dr. Kara, alınacak önlemlerle ilgili şu bilgileri verdi: “Virüs, bulaştıktan sonra çocuğun tükürük ve idrar gibi vücut sıvılarında aylarca kalabilir. Bu nedenle, ebeveynler ve çocuklara bakan diğer kişiler (örn. sağlık çalışanları, öğretmenler), özellikle hamilelik sırasında küçük çocukların tükürük ve idrar temasını azaltarak CMV riskini azaltabilir. Bu dönemde küçük çocuklarla mama ve su kaplarının paylaşılmaması, bez değiştirdikten sonra ellerin su ve sabunla yıkanması veya tuvalet sonrası bakım bulaşmayı önlemek açısından değerlidir.”
ERKEN TANI VE TEDAVİ İLE ETKİLİ SONUÇLAR ALINABİLİR
Doç. E. Manolya Kara, “Bu sayede işitme kaybını azaltıcı etkisi gözlenebiliyor ancak ilaçların olası yan etkileri nedeniyle hastalar tedavi sırasında ve sonrasında fizik muayene ve laboratuvar tetkikleri ile yakından takip edilmelidir” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
